26 Temmuz 2010 Pazartesi

where do the children play!!! plehheheheeeyyyyy

küçükkene semerinden boşanmış eşşek gibi gezerdik sokaklarda oynardık ne güzel. şimdi Kayrayı tek yollamıyor annemler. olası tehlikeleri düşünelim.
>organ mafyası
>pedofilililer
>öylesine caniler
>çocuğu olmayan çılgın bir kadın
>araba çarpma riski
>kaybolma ihtimali
>dilenciler kaçırabilir:S

yani
sıkıldım:(((

kimse yok herkeş tatilde ya da istanbulda! :(

3 gün ders 4 gün tatil diye seviniyordum ühü. yapacak çok şey var ama yapmıyorum. yapmadığıma kızıyorum gün bitince, yarın yapacağım diyorum. gene aynı. emo olcam depresifim zaten ne eksiğim var onlardan.

lalalalaalalalalallalaaaaaaa

21 Temmuz 2010 Çarşamba

econ

Econ,
Sana olan hislerimi nasıl anlatsam bilemiyorum. Şu an bilgisayarda soru çözmemden dolayı, internette gezinmekteydim elimde olmadan. Bunu bana neden yaptırıyorsun. Elinde tutamıyorsun işte beni. Yürümez bu iş söyleyeyim. Hep ben çabalıyorum, karşılık alamadıkça soğuyorum bak senden. Fazla naz aşık usandırır. Gel etme yarın 10.30 da buluşalım, barışalım.
Sevgiler Güneş...

19 Temmuz 2010 Pazartesi

midemde saklanan his.

içimdeki saklanan bu hise sigaranın dumanıyla dokunmaya çalışıyorum.her seferinde biraz daha derin çekersem sanki dokunacak ama olmuyor. onu bulup dumana tutunmasını sağlamam gerek. o zaman avuçlarımın içine alıp onu anlayabilir, onunla konuşabilirim. şimdilik sadece rahatsızım. düğümlenmiş halde. aynı zamanda kafatasımın içinde, beynimin olması gerek yerde baygın bir kuş var.

16 Temmuz 2010 Cuma

2 kırmızı yanaklı su kaplumbağası


Kayra'nın hastanede kan aldırırken sorun çıkarması üzerine, annem de kan aldırırsa kaplumbağa almaya söz vermiş. ve bunun sayesinde 2 yeni kırmızı yanaklı su kaplumbağamız oldu. balıklardan kalan akvaryuma biraz su koyup yerleştirdik onları, içine de yoldan bulduğumuz bir taş koyduk üstüne çıksınlar diye. şimdilik tek sorun verdiğimiz yemleri yememeleri:(

15 Temmuz 2010 Perşembe

abimin kına gecesi


yarın sabah yola çıkıyoruz Bursa'ya. aslında önce gitmeyecektim ama son anda baskılar artınca bahane bulamadım. dün elbise ve ayakkabı aldık. elbise siyah journey'den, her kadının dolabında olması gereken türden bir elbiseymiş:P bana göre karaktersiz siyah bir elbise ama daha uygununu da bulamadım. ayakkabılar da topuklu bir ayakkabıya göre çok rahat. önünde de gri kelebek gibi bir şey var. kelebek modasına ben de uydum o ye.

ağaçları neden kesiyorlar:(


betonların arasında kalmış bikaç tane ağaçtan da ne istiyorsunuz artık! evine böcek giriyormuş... 2 tane böcek için kocaman ağaç mı kesilir. 60 yaşındaymış onunla uğraşmayacakmışım akşam akşam. ulan bana laf söyleyene kadar yaşından utan.
umarım bunu da başkaları mahkemeye verir...